Başarılı ve mutlu olabilmeniz için işinize tutkuyla bağlı olmanız gerektiği sözünü ne sıklıkla duyuyorsunuz? İş tutkunuzu bulmaya veya sürdürmeye çalışırken hiç endişeli ve bitkin hissettiniz mi? İş yerinde tutkunun tek bir psikolojik durum olmadığını, farklı türleri ve etkileri olduğunu biliyor muydunuz? Bu yazıda iki farklı iş tutkusuna göz atacağız: uyumlu tutku ve takıntılı tutku, bunların işiniz ve yaşamınız üzerindeki etkileri ve sağlıklı iş tutkusunun nasıl geliştirilip sürdürüleceği.
Uyum ve tutku: çalışma keyfi
Uyum tutkunuz varsa işiniz keyiflerinizden biridir. İşinizi seviyorsunuz, onun önemli olduğunu düşünüyorsunuz ve ona zaman ve enerji ayırmaya hazırsınız. Ancak işiniz sizin için her şey değil. Başka ilgi alanlarınız ve hobileriniz de var, iş ve yaşamınızı da dengeleyebilirsiniz. İşinizi seçmekte özgürsünüz ve çalışmayı bırakmakta özgürsünüz. İşiniz nedeniyle ailenizi, arkadaşlarınızı ya da sağlığınızı ihmal etmiyorsunuz. İşiniz kimliğinizin bir parçasıdır, ancak tamamı değil. Uyumlu tutku size daha yüksek iş tatmini, daha iyi fiziksel ve zihinsel sağlık, daha fazla odaklanma ve daha istikrarlı bir özgüven gibi birçok fayda sağlayabilir.
Takıntılı Tutku: İşyerinde Baskı
Takıntılı tutkularınız varsa işiniz yükünüzden biridir. Muhtemelen işinizi de seviyorsunuz, önemli olduğunu düşünüyorsunuz ve buna zaman ve enerji ayırmaya hazırsınız. Ancak işiniz hayatınızı meşgul ediyor, işinizi bırakmak sizin için zor, iş ve yaşam dengesini kurmak sizin için zor. İşinizi sizi heyecanlandırdığı için yapıyor olabilirsiniz ya da kendinizi kanıtlamak ya da başkalarının takdirini kazanmak istediğiniz için işinizi yapmak zorunda kalabilirsiniz. İşiniz özgüveninizin ve sosyal kabulünüzün kaynağı haline gelir ve işinizin kölesi olursunuz. İşiniz kimliğinizin tamamıdır ancak bir parçası değildir. Takıntılı tutku, daha fazla olumsuz duygu, daha zayıf fiziksel ve zihinsel sağlık, daha düşük konsantrasyon ve daha az istikrarlı özgüven gibi birçok soruna neden olabilir.
İş tutkusu ile iş tükenmişliği arasındaki ilişki
Uyumlu tutku ile takıntılı tutku arasındaki fark, iş tükenmişliği yaşayıp yaşamayacağınızı etkileyecektir. İş tükenmişliği, uzun süreli iş stresinin neden olduğu, iş verimliliğinizi ve yaşam kalitenizi azaltabilen duygusal, fiziksel ve psikolojik tükenme durumunu ifade eder. Fransız hemşireler üzerinde yapılan bir çalışmada, uyumlu tutkunun tükenmişlik riskini azalttığı, çünkü iş tatminini artırdığı ve iş-yaşam çatışmasını azalttığı bulundu. Takıntılı tutku ise tükenmişlik riskini artırıyor çünkü iş tatminini azaltıyor ve iş-yaşam çatışmasını artırıyor. Bu etkiler çalışma saatleri dikkate alındıktan sonra bile tutarlıydı. Uyumlu tutkulara sahip insanlar diğer faaliyetlerle yeniden şarj olurken, takıntılı tutkulara sahip insanlar işe aşırı odaklanarak tükenmişlik olasılığını artırır.
Sağlıklı bir çalışma tutkusu nasıl geliştirilir ve sürdürülür?
Artık iş tutkusunun türlerini ve etkilerini bildiğimize göre sağlıklı bir iş tutkusunu geliştirmek ve sürdürmek için adımlar atabiliriz. Öncelikle kendimiz hakkında biraz düşünmeliyiz: İşe karşı nasıl bir tutkumuz var? Yaptığımız iş bizi gerçekten mutlu ediyor mu, yoksa sadece başkalarının veya bizim beklentilerimizi mi karşılıyor? İstediğimiz zaman çalışmayı bırakabilir miyiz, yoksa her zaman işe bağlı mıyız? İş tutkumuzun zorlayıcı olduğunu fark edersek deneyebileceğimiz birkaç şey var:
-Kimliğimizi genişletin: İşimiz bizim için her şey değil; geliştirmek ve keyif almak için biraz zaman ayırabileceğimiz başka rollerimiz ve ilgi alanlarımız da var. Bu şekilde, değerimizi kanıtlamak için yalnızca işe güvenmek yerine daha olumlu ve çeşitli bir benlik inşa edebilir, ayrıca işin neden olduğu stres ve çatışmayı da azaltabiliriz.
- Arıza süremizi planlayın: Beynimizin ve bedenimizin rahatlamasına ve iyileşmesine izin vermek için, işimizden ve elektronik cihazlarımızdan uzakta, kendimize gerçek bir kesinti süresi vermemiz gerekir. İş hayatı ile kişisel hayatı ayırmak için farklı e-posta adresleri kullanmak veya iş çağrılarını veya e-postalarını almayacağımız belirli zaman dilimleri belirlemek gibi, işi eve getirmemek konusunda bilinçli bir karar verebiliriz. Bu sayede iş dışındaki hayatımızın tadını daha iyi çıkarabilir, aynı zamanda işimizin verimliliğini ve kalitesini de arttırabiliriz.
- Zihniyetimizi ayarlayın: İşe olan tutkumuzun yükümlülüğümüz değil seçimimiz olduğunun farkına varmalıyız. Çalışmalarımıza pasif ve tepkisel bir bakış açısı yerine daha aktif ve özerk bir şekilde bakabiliyoruz. Yaptığımız işin sonuçlarına ve değerlendirilmesinden ziyade, işimizin anlamına ve değerine odaklanabiliyoruz. İşimizin zorlukları ve riskleri hakkında endişelenmek yerine, işimizin zevklerini ve zorluklarını takdir edebiliriz. Meslektaşlarımız ve liderlerimiz ile rekabetçi ve düşmanca davranmak yerine onlarla iyi bir iletişim ve güven inşa edebiliriz. Bu şekilde işimizin kontrolüne girmek yerine işimiz üzerinde daha fazla kontrol sahibi olabiliriz.
Çözüm
İş tutkumuz, iş tutkumuzun türüne ve etkisine göre sevinç kaynağı da olabilir, stres kaynağı da olabilir. İşimizin yükümüz değil zevkimiz haline gelmesi için sağlıklı bir çalışma tutkusu geliştirmenin ve sürdürmenin yolları vardır. Bu makaleyi faydalı bulursanız arkadaşlarınızla veya iş arkadaşlarınızla paylaşın. Belki onların da iş tutkusu konusunda rehberliğe ihtiyaçları vardır.
Ücretsiz çevrimiçi psikolojik test
Psikolojik test: kişisel davranış tarzı ile kurumsal değerler arasındaki uyumu ölçen profesyonel test
Test adresi: www.psyctest.cn/t/Aexw6N5Q
Bu makaleye bağlantı: https://m.psyctest.cn/article/M3x3ODxo/
Orijinal makalenin yeniden basılması durumunda lütfen bu bağlantıda yazarını ve kaynağını belirtiniz.