Klasik Çince eski çağlarda büyük bir başarıdır. Geçmişte Çin dilinin sesleri ve ekonominin her alanı kendine has bir sistem oluşturuyordu. Klasik Çince, eski Çincenin yazı dilini ifade eder. Kelimeler konuşma dilinden gelebilir ve daha sonra işlenerek, silinerek ve basitleştirilerek bir makale haline getirilebilir. Qin öncesi dönemden Han ve Tang hanedanlarının şiirlerine kadar hepsi klasik Çince yazılmıştı. Yazıları temiz ve derindi.
Geçmişte İlkbahar ve Sonbahar Dönemi ile Savaşan Devletler Dönemi’nde olayların kaydedilmesine yönelik pek fazla araç yoktu ve çoğunlukla bambu slipler ve ipek kitaplar kullanılıyordu. İpek altından daha değerlidir ve bambu tabakaları ağır ve karmaşıktır. Bu nedenle, eski insanlar yazarken cürufları gidermek ve özü çıkarmak için sıklıkla ihmalleri bir araç olarak kullandılar, böylece ‘bir cilt’ birçok şeyi içerebilir. Dolayısıyla klasik Çincenin özlü ve özlü olmasının nedeni de buradan kaynaklanmaktadır.
Ancak klasik Çincenin kullanımı uzun süre devam etse de ruhu hala varlığını sürdürmektedir. Günümüzün alimleri müreffeh bir dünyada yaşasalar da, eskilerin bilgeliğini her zaman gözden geçirmelidirler. Klasik Çince yalnızca bir dil ifadesi biçimi değil, aynı zamanda Çin kültürünün bir hazinesidir. Çağrışım açısından zengindir ve kadim insanların felsefesini ve bilgeliğini içerir. Kadim toplumu, tarihi ve kültürü anlamamız için önemli bir penceredir.
Şimdi psikolojik testin girişini, yalnızca antik kültürün incelenmesi değil, aynı zamanda kendi klasik Çince becerilerimizin de testi olan klasik Çince biçiminde yeniden yazmak istiyoruz. Yazının muhteşem olup olmadığını ve anlamın derin olup olmadığını görmek için içeriği 400 kelimeden fazla genişletmeyi deneyebilirsiniz. Bu sadece klasik Çin bilgisinin küçük bir testi değil, aynı zamanda kişisel kültürel okuryazarlığın da geliştirilmesidir. Bu nedenle, bugün doğmuş olsak bile, hâlâ geçmişe değer veririz, orijinal arzularımızı asla unutmayız, geçmişi ileri taşır ve geleceğin önünü açarız ve klasik Çin’in güzelliğini zihinlerimizi aydınlatmak ve karakterimizi keskinleştirmek için kullanırız.
Bu şekilde, klasik Çince çalışması yalnızca eski metinlerin yeniden anlatılması değil, aynı zamanda eski bilgeliğin arayışı ve deneyimidir. Bu süreçte sadece klasik Çince becerilerimizi geliştirmekle kalmayıp, aynı zamanda Çin kültürünün derinliğine dair daha derin bir anlayış ve takdir kazanabiliriz. Bu nedenle kalemi alıp düşündüğümüzü, hissettiğimizi ve anladığımızı klasik Çince biçiminde ifade edelim. Bu sadece kendimize bir meydan okuma değil, aynı zamanda eski kültüre de bir saygı duruşudur. Bu nedenle, klasik Çince seviyenizi test etmek için, yazmayı deneyeceğinizi ve kalbinizden geçenleri düşündüğünüzü, hissettiğinizi ve anladığınızı yazmak için klasik Çince’nin güzelliğini kullanacağınızı umuyorum.